İptal edildi, edilmedi derken kafasına düşen tüm acmelerden ve kötü adamlardan kurtulup dördüncü sezon finalini de izlemeyi başardık. 100. bölümüyle sonlanacak beşinci sezon için eylül ayına kadar bekleyeceğiz.
Final bölümü gerçekten iyiydi, meraktan çatlayarak izledim tüm süreci. Ama gelmiş geçmiş en iyi Fringe bölümü olduğu söyleniyor? White Tullip, Peter ya da Letters of Transit gibi bölümler dururken bence abartılı olur.
S04E21'e Leonard Nimoy damgasını vurmuştu William Bell rolüyle, bu bölümün adamı ise pek sevgili biriciğimiz Walter Bishop'tu. Kıyamam sana ben, valla.
Bölümün en ilginç anlarından biri gönüllerin Observer'ı September'ın vurulma anının nasıl olduğu gösterilmesi ve September'ın Olivia'nın tanık olduğu bu geleceği yaşamadığını açıklamasıydı. (Opera binasındaki karşılaşmaları. Bir an düşündüm de BSG'de de Opera House mevzusu vardı, ki ne kadar da sıradan bir hikayeyle bağlanmıştı o iş, ahh ahh neyse)
Ve Olivia sonunda "Neo Mode"a geçti sezon finali itibariyle. Zamanda hareket eden Observer'dan bile hızlıydı, haliyle Letters of Transitte Walter'ın William Bell ile ilgili anlattıklarından Bell'in planının esas odağı olduğu çok açıktı. Şahsen Olivia'nın bu işi durdurmanın tek yolunun kendisinden geçeceğini anlayıp intihar edeceğini ve bu yüzden Walter'ın asla Bell'i affetmeyeceğini düşünmüştüm.
Süper bir sahne ile yanıldım. Walter çat diye Olivia'yı alnından vurunca yerimden sıçradım, Cortexiphan keki ile ölümsüzlüğün sırrı bulunmuş gibi görülse de Olivia'nın kafasındaki delik iyileşene kadar içimiz hop hop etti tabii ki. Henrietta'nın boynunda taşıdığı kurşunun ne olduğu da ortaya çıktı.
Henrietta demiştik, S04E19'da fanların yaptığı hesaplamalardan kızın temelinin bu sezonda atılması gerekiyordu, öyle de oldu. Gözünüz aydın Peter ve Oliviacım, Allah analı babalı ve büyükbabalı büyütsün.
Ve bölümün en rahatsız edici kişisi ve sahnesi: Jessica Holt'un öldükten sonraki sorgulanma anı. O güzelim kızın birbirinden bağımsız hareket eden gözleri ile bilinçaltından gelen "anlamsız" cümleleri sıraladığı sahne gerçekten tuhaftı ve dediğim gibi rahatsız ediciydi. Kızın başının iki yanına çaktıkları demirlerle de ayrıca Frankenstein tadı yakalandı. Brrr... William Bell'in adamı çıkması da güzel ters köşeydi, tuttum.
Dizide bir sürpriz olmadı, son sahnede September "They are coming" diyerek Observer istilasının başlayacağının haberini verdi. Zaten kalan 13 bölümün S04E19 eksenine göre gelişeceği açıklanmıştı.
2015'teki istilayı izleyecek miyiz, ya da kafadan 2036'ya bağlanıp ekibimizin gelecekte Obslara karşı direnişini mi izleyeceğiz merak ediyorum.
Başları biraz sıkıcı gitse de inişi çıkışı özellikle de ikinci yarısı ile güzel bir dördüncü sezon izledik. Darısı beşincinin başına.
Tabii nerede ikinci sezon gibisi, bölümlere imdb'den bir göz attım da; yok yok. Ne sezonmuş.
Şimdi observerlar düşünsün.
Eylülde görüşmek üzere Fringeseverler, esen kalın :)
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil