3 Aralık 2012 Pazartesi

21 Aralık 2012: Marduk tatile çıktı

"Büyük güne" sadece 18 gün kala giderek daha da emin oluyorum ki son yılların en ilginç sosyolojik gözlemlerinden birine tanık olacağız. Zira o gün randevularını iptal etmek, tüm gün sürecek partiler düzenlemek ya da dünyanın sonunu değişik yerlerde karşılamak istemek gibi sayısız ilginçlikte davranışa tanık olmaya başladık bile.

Mayaların Haab ve Tzolkin isimli iki takviminin kesişim günleri onlar için özel bir anlam ifade eder. Biri 20'lik diğeri ise 19 günden oluşan bu iki takvimin birleşim günleri dünyanın ulaşacağı yeni bir geçişi göstermekteydi. Her sayının öz anlamı onlar için geçecekleri dönemin özelliğini temsil ediyordu.


Ve Wikipedia'daki buradan okuyabileceğiniz linkte "Long Count" ismi verilen bu geçiş dönemlerinin 394 yılda bir gerçekleşen bir düzeni olduğunu fark edeceksiniz. 394 yıl sayısal olarak 144.000 günü temsil eder ve bu onların sayı dilinde 1.0.0.0.0 olarak gösterilir. Bu birimin adı 1 baktundur. Toplam 19 adet geçiş dönemi vardır. Bu süreç tamamlanınca sayaç sıfırlanır ve 1'den tekrar başlanır. Tek bir farkla 19.0.0.0.0 sonrası geçiş 1.0.0.0.0.0 olarak yazılır.


Soru: Peki bu adamlar bu sayılara ve geçişlere neden bu kadar takmış? 
Bu kadar takma sebeplerinin somut bir kanıtı yok ancak şu kesin ki antik çağ medeniyetleri sayı sistemleri ve numeroloji ile çok ilgiliydiler. Ayrıca dillerinde de sayılar rakamsal sembol olmak dışında kavramları da temsil ediyordu. Bir çok latin alfabesi harici dillerde de bu tür bulgular mevcuttur.

Soru: 19 sayısıyla neden bu kadar ilgililer? Zaten bir 19 mucizesi muhabbeti de okumuştum.
Ortada mucizevi bir durum söz konusu değil. Sayısal sembolizmde asal sayılar çok daha önem taşır, zira o çağlarda da asal sayıların kendisi ve 1 dışında hiçbir sayıya tam bölünemediği bilinmekteydi. Bu sebepten ötürü kültürel kutsal motifler bu sayılarla yapılmıştır. 19'luk sistem de bu geleneğin bir parçasıdır ve pek çok kültürde göksel sistemler (melekler, tanrılar vb) 7'li, 9'lu ve 19'lu sayılarla gösterilir. (9 asal sayı değil farkındayım ukalalık yapma hemen)

Ha'ab isimli takvimleri de 19 günlüktür ve sayıların anlamı gereği Mayalara göre insan ırkı 19 ayrı evreden geçecektir.


Soru: Sen entel kuntel muhabbeti bırak da şunu söyle, birkaç gün sonra iki haftaya kıyamet kopacak mı kopmayacak mı?
Hayır kopmayacak. Neden böyle diyorum çünkü bahsi geçen "yıkıcı güçte" güneş patlamaları denen olgu zaten güneşin bir döngüsüdür özel bir durum söz konusu değildir. NASA bunu saklıyor diye komplo teorisi kurmadan önce dünyadaki tek gözlem evlerinin Amerika'da olmadığını hatırlamalısınız.

Kutup kaymaları, gezegen çarpması, astreoid yağmuru, yaklaşan karanlık madde gibi muhabbetler de tamamen bilgisizlik ile çakma bilimsel cümlelerin bir araya gelmesinin sonucudur.

Ve hikayenin kaynağı Mayaların yazılarına dönelim. Bu meşhur hikayenin başlangıç tarihi 13.0.0.0.0 M.Ö 3114 11 Ağustostur. Ve ilgili bulunan yazıtlarda dünyanın yok olması ile ilgili tek bir satır dahi mevcut değildir. Yazılan şey insanlığın "demir çağına" girdiği ve tekrar 13.0.0.0.0'lük döngüden geçinceye kadar da bu çağın süreceğidir. (5122 yıl)

Bilakis yazıtlarda aktarılan bir sonraki 13.0.0.0.0 geçişinde dünyanın tekrar Altın Çağ'a yükselişinin başlayacağı ve tanrıların yeryüzüne döneceği bilgisidir. Yani inanıp inanmamak size kalmış ancak şundan emin olmalısınız ki Mayalar gelecek bir felaketi haber vermiyorlardı.


13 rakam ile gösterilen "Mak" isimli sembol sayının kelime anlamı: Kapanış'tır. Kapanmakla kasıt da dünyanın kepenklerinin indirilmesi değil bir "çağın" kapanmasıdır.

Ve bu kapanışta 14.0.0.0.0 dönemi için geçiş başlayacaktır yani K'ank'in evresi. Bu da "sarı güneş" anlamına gelir ve Mayalar için çok güçlü bir semboldür, yaşam enerjisi ve bereket anlamına gelir. Sarı güneşin bir anlamı da "Altın Güneş"tir. Mayalar da pek çok antik uygarlık gibi Güneş Kültü kökenli oldukları için en önemli iyilik tanrıları da Güneş ile sembolize edilir. Yani işin özeti Mayalar tanrılarıyla tekrar yakınlaşacaklarını düşünüyorlardı; ancak bu "Ahiret" vb gibi bir boyutta değil yeryüzünde olacaktı. Tarot'ta 14. kart "Denge" yani Temperance kartıdır ve doğayla uyumu; ahengi ve bilincin yükselişini temsil eder.

Soru: Sıkılmadan buraya kadar okumayı başardım, üstelik verdiğin linke de baktım; millete yedirebilirsin ama gördüm M.Ö 3114'te 13.0.0.0.0 geçişinden sonra tık diye takvim 1.0.0.0.0 - 13 Kasım M.Ö. 2720'ye atlamış. Hani 19 dönemdi, bozuk mu yani bu takvim şimdi?

Evet benim de takvimleri ilk incelediğimde dikkatimi çeken şeylerden biri buydu. Ve 13 sayısının "uğursuz" anlamının ihanet eden 13. havari öyküsünden çok daha öncesine dayandığını ve hiç de uğursuz bir anlam taşımadığını öğrendim. Yukarıda belirttiğim gibi 13, "Mak" sayısıdır ve anlamı da "Kapanıştır". Tarot'ta da 13 numaraları kartın ismi Ölüm'dür. (Death) Ancak ne tarotta ne de Mayalarda bu kart ve sayının anlamı ölüm değildir.

Enkarnasyona inanan bu kültürlerde ölüm yeniden doğuşun sembolüydü. Ve hesaplarına göre her 19'luk döngüden sonra 1 dönem 13'lük bir döngü ile o devrenin kapanması gerekiyordu. Yani toplam 32 adet bir döngü bir büyük çağı oluşturuyordu.

Bu terminolojide ölüm kelimesinin anlamı; eski alışkanlıkların yok olması ve yeni bir uyanıştır. Kıyamet kelimesinin de kökeni "Kıyam" yani uyanıştan gelir. Özetle elbette buzulları eritip dünyaya zarar verdikçe sonunda bir "kıyamet" yaşamamız muhtemel ancak o dediğiniz tarih kesinlikle 21 Aralık 2012 değil.


Soru: Peki şimdi biz 12'den 13'e geçerken ne olacak şimdi? 12 sayısının bu adamlar için anlamı ne?
12 sayısı yani Keh'in kelime anlamı Kızıl Fırtınadır. Kırmızı renk, okült anlamda renklerin psikolojik etkilerine tutarlı olarak hareketi, öfkeyi, coşkuyu ve tepkiselliği temsil eder. Ancak üzerine gelen fırtına metaforu bu hareketlerin yıkıcı etkisini anlatır.

Özetle biz Mayalara göre 394 yıl süren 18 Eylül 1618'de başlayan bir yıkım döneminden çıkıp "Ölüm"e yani yeniden doğuş dönemine geçiyoruz. Keh dogmaları, iktidarı ve gücü temsil eder. Kırmızı Mars gezegeni ile özdeşleşir ve bu gezegenin de pek çok kültürdeki sembolü otoriter, yıkıcı eril güçtür.

Ve onlara göre bu yıkıcı eril gücün dengelenme dönemi gelmiş durumda. 12, Tarot'ta Asılan Adam kartı ile sembolize edilir (The Hanged Man) ve kaçınılmaz olaylar sonucunda çabalarımızın yetersizliğini anlatır.

Kartın öyküsü bilgiye ulaşmak için bir gözünü feda eden Kuzey Tanrısı Odin'den gelir. Yani ağaçta ne kadar debelensek de inme vakti gelinceye kadar yapacak bir şey yoktur. Nitekim mitolojide de Odin 7 gün sonra aşağı indiğinde bilgiyi ve rünleri bulur.

Ve Mayalara göre insanoğlu yıkımlar ve iktidar savaşları sonucunda tekrar bireysellikten kolektif bilince; uyuma, ahenge ve anlayışa yönelecektir. Aslında bize sırf para kazanmak için yıllardır bangır bangır yıkım ve kıyamet diye anlatılan öyküler insanlığın tekrar uyanışının sembolüdür.

Ayrıca ilgili günün 21 Aralık yani Kış gün dönümüne denk gelmesi de en uzun geceden sonra gündüzlerin uzayacağına, en zor dönemin geride kaldığına işaret eder. Evet bu zaten hep olan bir doğal süreç ama bu günün anlamının Mayaların inanışıyla daha özel bir ilişkisi de mevcuttu.


Son söz:
O gün doğa üstü bir olay olmayacağına yürekten inanıyorum. Sayfalarca süren bu yazıyı yazmamın tek sebebi de eğer aklınızda bir tutam bile negatif düşünce varsa bunu geride bırakmanız içindir. Zira bilginin hatalı bir şekilde yayılması bilgisizlikten bile daha zararlı durumda.

21 Aralık'ı hiç takmıyorsanız bence gayet iyi, ancak aman o gün bir şey olur diye randevularınızı iptal ediyor ya da garip hareketler yapmayı düşünüyorsanız gerçekten buna gerek yok.

Eh bir de üstüne adamların dediği çıkar ve gerçekten yeni bir çağa uyanırsak; üstüne de X-Men güçlerimiz olursa (yazarın çocukluk hayali) yeme de yanında yat. X-Men kısmı zorlama biliyorum ama Iron Man de olur yani Iron Woman tabii bana. Ona da razıyım.

22 Aralıkta görüşmek üzere :)


Tablolar Wikipedia'dan alıntıdır.
Link 1
Link 2

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder