6 Şubat 2013 Çarşamba

İnsanlık Ayıbı: Yunus Parkları

İnsanın doğanın güzeller güzeli canlılarıyla yakın olmak istemesinden daha doğal bir şey yok. Kedi, köpek, at aklınıza ne gelirse bir canlıya bakmayı seçiyoruz öyle ki bir süre sonra o can hayatımızın en önemli parçası oluyor.

Ama bazı canlılar var ki onlara yakın olmamız gerçekten zor, hatta imkansız.

Çok güzeller değil mi? Sürekli gülümseyen yüzleri, oyuncu tavırlarıyla yunuslar en başta çocuklar için adeta masallardan fırlamış bir figür.

Bir yunusa dokunmak hatta onunla yüzmek fikri gerçekten güzel geliyor insana, bundan daha doğal bir şey yok.

Ancak her canlı doğal ortamında "güzel" ve mutlu.


Yunus parkları denen sözde eğlence yerleri ise görünüşte bu hissi biz insanlara yaşatmak için var. Ama ne pahasına...

Siz gerçeği bilmeyip oraya gittiğinizde güzel bir şey yaptığınızı sanıyor olabilirsiniz. Çocuğunuza hayvan sevgisi aşıladığınızı, ki çocuk zaten bilmez onun için harika bir şeydir bu.

Ama gerçekte yaptığınız şey engin bir denizde yaşamak için doğan bu canlıları tıkıştırdıkları gösterişli bir hapishaneye para vermek.

Ne kadar onlara iyi bakıldığı ve en iyi koşullarda o havuzlara getirildiği söylense de bir düşünün. Sizi alıp lüks görünümlü küçücük bir odaya kapattıklarını. Ve o odadan hayatınız boyunca çıkamayacağınızı. Bunun yanında sürekli yabancıların o odaya sizi seyretmek ve size dokunmak için geldiğini.

Hayvandır ne anlayacak diyorsanız fena halde yanılıyorsunuz.


Tüm araştırmalar gösteriyor ki yunuslar doğal ortamlarından o havuzlara götürüldüklerinde sayısız travma yaşıyorlar. Herkese çok gösterişli gelen o senkronize hareketlerini ise sayısız koşullanma işkencesi ile öğreniyorlar. Kızgın demirlerin üzerinde dans etmesi öğretilen ayılardan hiçbir farkları yok.

Ölü balıkla besleniyorlar, açlıkla eğitiliyorlar. Ayrıca sakin olmaları için -o gülümseme sandığınız şey doğal duruşudur ama düşünün bambaşka küçücük bir ortamda aslında sürekli acı içinde- ilaçlar yutturuyorlar. Bir kısmı yemek yemeyi reddediyor ya da kendine zarar vererek ölümü seçiyor.

Sözde zihinsel engelli çocuklara iyi geldiği söylenen "Yunus Terapisi" umut tacirliğinden başka bir şey değildir. Bu terapinin iyileşme yolunda iyi geldiği iddiası tamamen bu işten para kazananlar tarafından yaratılmış bir efsanedir.


Lütfen bu insanlık ayıbına hayır deyin, lütfen Yunus Parkı ismi verilen işkence merkezlerine gitmeyin; çevrenizde gitmeyi düşünen arkadaşlarınıza ise işin gerçeği anlatarak gitmemelerini isteyin. Gerçeği bilmiyordunuz ama artık biliyorsunuz. Önemli olan da bundan sonra ne yapacağınız.

Aynı şey "sirk" denen yerler için de geçerli. Çocuklarınız hayvan sevgisini böyle öğrenmemeli. İnanın bir gün gerçeği öğrendiklerinde o eğlence onlar için güzel bir anı olmayacak.

En "gelişmiş" canlı diye geçinirken bir parça kürk için hayvanları katleden, bir saatlik eğlence için tutsak hayvanlara destek verenlerden olmayın.

Bu minvalde düzenlenen kampanyalara destek olabilirsiniz:

Yunuslara Özgürlük
Yunus Parkları Kapatılsın
Biletix Atlantis Sirki Protesto
Kaş Yunus Parkına Hayır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder